• Sitemizde hiç bir şekilde yasa dışı bahis ve kumar oynatılmamaktadır! Asya Bahis Forum Sitesi, Türkçe dilini kullanan ve Türkiye dışında yaşayan kişileri bilgilendirmek amacıyla düzenlenmektedir. Asya Bahis Forum sitesinde tanıtılan bahis firmaları Türkiye Cumhuriyeti kanunlarınca yasal olmayabilir, Türkiye'de ikamet eden ve paylaştığımız iddaa tahminlerini takip eden kişiler Sportoto bayileri olan; Bilyoner, Nesine, Tuttur, Birebin, Misli ve Oley web sitelerinden bahis yapmalıdır. Digitürk ve D-Smart gibi platformların sahip olduğu telif haklarından ötürü sitemizde yayınlarına yer verilmemektedir.

    Skype : live:.cid.a929326185b46229

Kırklareli'nde arıcıların mesaisi başladı

nuriye

New member
Kırklareli'nde arı mesaisi

Kentte bal sağım sezonuna hazırlanan arıcılar bir yandan da oğul veren arı kolonilerini toplamanın telaşını yaşıyor.

Kırklareli'nde kaliteli bal elde etmek için arılarına özenle bakan arıcılar, "oğul alma" mesailerini sürdürüyor. Pehlivanköy ilçesinin Kuştepe köyünde 30 yıldır evinin bahçesinde kayınpederinden kalan sepetlerde arıcılık yapan 63 yaşındaki Mürvet Gürses, bir yandan bal sezonuna hazırlanıyor, diğer yandan da farklı alanlarda koloniler oluşturan arılarını topluyor. Gürses, arıların kümelendiği ağaç dallarının altına, hazırladığı arı sepetlerini bırakarak arıların bu sepete girmesini sağlıyor. TENEKEYE VURUP ISLIK ÇALIYOR Bazen arıların ilgisini çekmek amacıyla eline melisa otu süren Gürses, tenekeye vurarak ses çıkarıyor, ıslık çalıyor. Kimi zaman yüksek bir ağacın dalına kümelenen arıları bir kova içerisine alan Gürses, bu arıları sepete bırakıyor. Kraliçe arıyla kovana giren arıları diğerlerinin arasına katan Gürses, böylece arı sayısını artırarak gelecek sezona hazırlık yapıyor. "BİRAZ MEŞAKKATLİ AMA ZEVKLİ OLUYOR" Mürvet Gürses, yaklaşık 30 yıldır arıcılık yaptığını söyledi. Arıların oğul vermeye başladığını ve mesaisinin arttığını dile getiren Gürses, arılarını bu kış iyi beslediği için çok oğul verdiklerini belirtti. Hava şartlarının bu yıl güzel gittiğini anlatan Gürses, şunları anlattı: "Aç kalıyorum, yemek bile yemiyorum, hep onların başında bekliyorum kaçırmayayım diye. Ağaca tutundu mu hemen çağırıyorum onları, sesleniyorum, onlara teneke çalıyorum, ıslık çalışıyorum. Melisa otu var, onu ovalıyorum, onun kokusuna elime geliyorlar. Bırakıyorum melisa otunu ağaca tutunuyorlar, ben de sonra sepete indiriyorum. Çok yüksekse bir kovam var, kovaya indiriyorum ondan sonra sepete döküyorum onları. Biraz meşakkatli ama zevkli oluyor. Ben seviyorum onları."
 
Üst