Yenidoğan Çetesi’ne ilişkin davanın üçüncü duruşması bugün gerçekleşti. Bakırköy Adliyesi’nde görülen davaya çetenin ele başı olduğu iddia edilen Fırat Sarı’nın da aralarında bulunduğu 25 tutuklu sanık katıldı. Davada söz verilen Sarı’nın avukatı, tüm ölümlerin incelenmesini talep etti. Bir başka avukat ise davadaki tüm tanıkların, ölümlerle ilgili değil, nitelikli dolandırıcılık suçlamasıyla ilgili olduğunu söyledi. Dava, avukat beyanlarıyla sürerken, hava muhalefeti dolayısıyla duruşmaya 24 Şubat Pazartesi günü devam edilmesine karar verdi.
Yoğun bakımlardaki bebekleri ölüme terk eden Yenidoğan Çetesi’nin yargılandığı davanın üçüncü duruşması, bugün avukatların beyanlarının alınmasıyla devam etti. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından, adliyenin konferans salonunda yapılan duruşmaya, organize suç örgütü elebaşı olduğu iddia edilen doktor Fırat Sarı’nın da aralarında bulunduğu 25 tutuklu sanık ile bazı tutuksuz sanıklar, müştekiler ve avukatlar katıldı. Çok sayıda basın mensubunun takip ettiği duruşmanın yapıldığı salonda polis ekiplerince yoğun güvenlik önlemi alındı.
SARI’NIN AVUKATI: TÜM ÖLÜMLERLE İLGİLİ İNCELEME TALEP EDİYORUZ Duruşmada sanık avukatlarının beyanları alındı.
Davada savunma yapan Fırat Sarı’nın avukatı, tüm ölümlerle ilgili inceleme talep ettiklerini söyledi. İddiaların doğru gibi değerlendirildiğini savunan Sarı’nın avukatı, “Duruşma zaptını incelediğim zaman neredeyse bugün aynı yerdeyiz. Hiçbirşey yok. Burada bulunan tüm sanıklar hemşire, şağlık çalışanı ben okuduğum raporu anlamıyorum. Bunlar hayatlarını bu işe vermişler izin verelim onların raporlarına itibar edelim.” diye konuştu. Avukat, delil toplama yetkilerinin olmadığını, kendilerine bu noktada zorluk çıkarıldığını da savundu. “DAVANIN TEMEL AMACI NİTELİKLİ DOLANDIRICILIK” Tutuklu sanık Damla Atak’ın avukatı ise davanın tamelinin dolandırıcılık olduğunu öne sürdü. Avukat, “Tüm tanıklar ölümle ilgili değil de davanın temel amacı olan nitelikli dolandırıcılıkla ilgiliydi. 18 gün boyunca kamunun dolandırılıp dolandırılmadığı, kim ne kadar zarara uğradı bunu konuşuyoruz. Müvekkilim ve diğer sanıklar 10 ayı aşkın süredir tutuklu. O zamandan bu zamana kadar nitelikli dolandırıcılığa iştirak edip etmedikleri, kamuyu zarara uğratıp uğratmadıkları belli olmadan tutuklulardır.” ifadelerini kullandı. Dursun Eryılmaz'ın avukatı Nazan Işık ise savunma haklarının engellendiğini iddia etti. Işık, İlker Gönen’in intiharını hatırlatıp, “Yargı yeri İstanbul’daki adamın Afyon'da, Antalya'da ne işi var. Savunma hakkı engelleniyor sayın heyet. Sadece ruhsal çöküntü değil, bedensel çöküntü de başladı.” dedi. Tutuklu sanık Deniz Korkmaz’ın avukatı ise “Delil karartma şüphesinin olmamasının, uzman raporunda hiçbir yerde adının geçmemesi nedeniyle tahliyesini talep ediyorum. Aksi kanaatdeyseniz ev hapsi talep ederiz.” diye konuştu. Mahkeme heyeti, hava muhalefeti dolayısıyla duruşmaya 24 Şubat Pazartesi günü devam edilmesine karar verdi.
DÜNKÜ DURUŞMADA NELER OLDU? Davaya ilişkin üçüncü duruşmaya dün de devam edilmişti. Davanın dün görülen duruşmada, sanık ifadeleri alınmıştı. Güney Hastanesi Başhekimi Ali Dirik, savunmasında, “Ben Fırat Sarı'yla kavga etmişim. Anlaşmayı Müzeyyen Yurtoğlu yapmış. Ben anlaşmayı bozmaya çalışıyorum, ilaçları fatura etmesin diye uğraşıyorum, Müzeyyen Hanım, Fırat Sarı'yla devam etmek istiyor. Ama ben tutukluyum. Ben buna itiraz ediyorum.” demişti. Davanın sanıklarından Mehmet Gürül ise, “Şöyle bir vicdan azabım var. 29 Temmuz’da gözaltına alındığında ‘Abi ölmeyi düşünüyorum’ demişti. Ben polise söyledim; ‘Kolpa yapıyodur’ dedi, yapmıyormuş.” demişti. MESLEKTEN MEN EDİLDİLER Yenidoğan Çetesi’ne ilişkin dün yeni bir gelişme daha yaşanmıştı. Sağlık Meslekleri Kurulu, davada yargılanan 34 sağlık çalışanını 3 yıl boyunca meslekten men etmişti.